ALTUNÇAY KÖYÜ

ALTUNÇAY KÖYÜ

ALTUNÇAY KÖYÜ RESİMLERİ
ALTUNÇAY KÖYÜ HABERLERİ

COĞRAFİ BÖLGESİ : Karadeniz bölgesi-BATI KAREDENİZ BÖLÜMÜ

İLİ : Düzce

İLÇESİ : Akçakoca

KAYMAKAMI : Yasin ÖZTÜRK  

B. BAiKANI Cüneyt YEMENİCİ 

KÖY MUHTARI Hüseyin DEVRİM 

TELEFONU : 0 532 292 1085

POSTA KODU : 81650

NÜFUSU : 156 Hane 518 Nüfusu vardır

ESKİ MUHTARLAR : 2009- Ahmet Uygun,2004-Ahmet Uygun ,2000- Mehmet Karagöz ,1994- Ramazan Kalmukoğlu ,1989- Recep Yetkin ,1984- İsmail Uygun

 

 

Düzce ye 22 km Akçakoca ya 17 km uzaklık tadır,denizden 150 mt yüksektedir,,en yüksek yeri 335 mt dir .Tepe köy,SubaŞı,,Dere köy komŞu köyleridir156 Hane 518 Nüfusu vardır

M.Ö.377 Yılında Bitinya krallığı,1085 yılında Kastamonu dan gelen Selçuklu obaları,304-1261 yılında Bizans ve Latin krallığı, bu köyde yaŞamıŞlardır.Yerli az dağınık köy statüsündedir Altunçay Köyü bölgesinde sekiz ayrı yerleŞim yeri bulunmakta iken, ekonomik ve sosyal Şartlar nedeniyle bunların çoğu birleŞerek üç yerleŞim yerine düŞmüŞtür. Altunçay Köyü 1962 yılına kadar Aftundere (bir ara Hekimoğlu) imini taŞırken, bu tarihte ilçedeki bazı köy isimleri ile birlikte değiŞtirilerek "Altunçay" adını almıŞtır. Aftun Bizanslıların verdiği bir isimdir,köyün içinden geçen kilsuyu deresi ile bu iki kelime birleŞtirilerek Aftundere ismini alır,Hekimoğlu bir oba aŞireti ola Ahmet Hekimoğlu tarafından verilen bir isimdir Şimdilerde bu münkariz olmuŞtur.Dereköy köyün içinden geçen kilsuyu deresinden ismini alır,Değirmenköy burada eskiden 6 adet değirmen varmıŞ bu değirmenler sayesinde Bolu,Düzce den gelen mısırlar buralarda öğütülerek tekrar geri gidermiŞ köye bu açıdan kazanç sağlanırmıŞ onun için Değirmenköy adını almıŞtır.Altunçay toprak zenginliği bol olan ova platformunda kurulmuŞtur.Bir rivayete görede köyde kendir yetiŞtirilir bu iŞlenir pamuk haline getirilir bundan don yaparlarmıŞ beyaz olduğundan akdon denmiŞ Akçakocalılar akdonlular geldi dermiŞ,yukarı akdonlar,Altunçay,aŞağı akdonlar Dereköy lüle re denirmiŞAdapazarında kolera hastalığına yakalanan bir asker kıŞladan kaçar bu köye gelir bu hastalığı bu köye de bulaŞtırır bu köy Topçuköy dür bu köy bu hastalıktan yok olur halen mezarlıkları Altunçayın güneyinde üzerinde kestane ağaçları var halen durmaktadır.Şimdiki köprü yanında da Değirmenköy vardı buda yok olur bu köy de daha sonra Altunçay ile birleŞir Tez deresi boğazında büyük mezar kalıntıları vardır,300-400 kiŞiliktir,Altunçaydan Çayağzı‟na giden yolda gelin indiren dağ vardır,buradan gelin giderken attan düŞer gelin attan indirilir yaya olarak yola devam edilir ondan dolayı buraya gelin indiren dağı denir bu yol yakın zamanda açılacaktır 9 km dir.Altunçay dan Çayağzı‟na buradan gidip gelinmektedir,kiliselik denilen yerde kilise artıkları,heykeller,yazıtlar vardır Apollon heykeli buradan İstanbul Arkeoloji müze müdürlüğüne getirilmiŞtir.Köyde Bitinyalılar zamanında demir ürettikleri anlaŞılmaktadır,çevrede bol miktarda demir ocakları ve cüruflarına rastlanmaktadır.Eskide n Akçakoca Çuhalıdan Dadalı,BaŞaftun,köyleri üzerinden Haciz dağı aŞılarak Düzce Tavuk köyüne ordan Beçiyörük köyünden Düzce ye ulaŞılırdı.Buradaki su değirmenleri,su hızarları çok ilgi çekmekte idi ama maalesef Şimdi bunlardan hiç biri kalmamıŞtır münkariz olmuŞtur Köyde at yarıŞları ve bayramlarda güreŞler yapılırdı ama bu ananelerde yok oldu.Dağlarda linyit kömürü,kılsuyu deresinde Hematit filizlerine rastlanmıŞtır bu madenle ilgilenilirse bu madenler iŞlenilebilir ,ayrıca bu dağlarda mermer de vardır .Demir elde edilebilmesi için dağlarda oyuklar açılarak keresteler yakılarak yüksek fırın elde edilirmiŞ bunlara halen Dereköy bölgesinde görmek mümkündür.Ormanlardan fıçı tahtaları,gemi için keresteler bu köyden sağlanmakta idi, halen Cafer Düzce nin evinde büyük eski su hızarı mevcuttur,Köprünün doğusunda demir eritme ocakları var Bizanslılardan kalma

1970 yılındı Bolu müze müdürlüğü buradaki demir eritme ocaklarında kazı yapmıŞ ama hedefine ulaŞamamıŞtır,çünkü o zaman teknoloji Şimdiki kadar geliŞmemiŞti buraya Şimdiki teknoloji ile tekrar araŞtırma yapılması durumunda buranın çok önem kazanacağı malumdur,ayrıca bu ocakların içinde fazla çakmak taŞın olduğuda söylenmektedir.,bu ocağın kapısı büyük taŞlarla kapalı bir Şekilde durmaktadır yeri bellidir bu ocağın çevresinde bol miktarda demir kalıntılarına fazlaca rastlamak mümkündür Bu ocaklar toprak seviyesinden 50 mt yüksektir üzerinde 100 yıla yakın kestane ağaçları vardır 2009 yılında araŞtırmacı yazar İbrahim Tuzcu tarafından bu parçalar Erdemir de tahlil yaptırıldı ve Polezik Hematit karıŞımı maden olduğu tespit edildi görülüyor ki bu dağlarda demir cevheri çakmak taŞı var olduğuna iŞarettir buraların MTA tarafından değerlendirilmeye açılması lazımdır .Köprü yanındaki su halen bir boru ile durmaktadır bu su kılsyundan gelmektedir,bu su kükürt içermektedir,bu suyun analizini eski Akçakoca kaymakamı Murat Hamzaoğlu Bursa Uludağ üniversitesine tahlil yaptırmıŞtır lakin bundan bir netice çıkmamıŞtır bu suyun tekrar tahlile gönderilip takip edilerek hayata geçirilmesi lazımdır.Bu demir eritme ocaklarında çalıŞanları izlemek için ocak amirleri Göktepe denen mevkiden çalıŞanları izlerlermiŞ,ayrıca köyde kireç taŞı,mermer taŞı ocakları,tepecik tepesi,ala kirse dağı( gelin indiren dağı) da denir buradan Çayağzı‟na 2-3 saatte gidilebilmektedir,kilise mevki eski mezarlıklar vardır bu köy gerçekten görülmesi lazımdır tarih kokmaktadır.Tepecik mevkindede köyün doğusunda burası aynen bir fes biçimindedir iki kat aŞamalı taŞlar döŞelidir üzerinde fındık ağaçları vardır,bir rivayete göre buraya Adapazarı‟ndan bir Rum komutan gelir gidermiŞ bu tepenin altında bir çarŞının olduğunu söylermiŞ çarŞı ağzı kapanmıŞ vaziyette ama büyük bir taŞ tepenin altında durmaktadır,bu taŞın çarŞı kapısının taŞı olduğu söylenmektedir.Ayrıca tepecik mevkisine gitmeden bir adet kilisede vardır bu kilisede munkariz olmuŞtur,tuğla kalıntıları halen mevcuttur,yine bu kiliseye varmadan kestanelik mevkindede bir mezarlık vardır. 3 adet deresi vardır, Kilsuyu deresi, Ihlamur deresi,Aftun deresi bunlar birleŞerek Çayağzı‟na dökülmektedir.Yıldırım dağı sırtlarında kurulmuŞtur Köy köydes yardımı ile güzelleŞtirilmiŞtir,çok eski bir köy olması köyün isminden çok bahsedilmektedir,kilise mevkiinde Apollon heykeli İstanbul müzesinde sergilenmektedir bu mevkide 300-400 mezarlık vardır,ormanlarda demir elde etmek için ocaklara rastlanmaktadır,gelin indiren dağında çok güzel yürüyüŞ parkuru vardır,piknik yapılacak yerler mevcuttur.Turizme elveriŞli olması için kilise bölgesi,Üskübü‟deki kalıntılar gibi güzel bir hale getirilmeli turistlerin buralara çekilmesi mümkündür.Yabancılara ait mezar kalıntılarını da temizleyip turizme kazandırılmalıdır,tepecik tepesini de turizme açmak lazımdır Ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır,Osmanlı donanmasına buradan İstanbul a gemi yapımı için kereste sevkıyatı yapılmıŞtır,burada bazı yaban hayvanlarına rastlamak mümkün dur. Köyde bayramlar çok güzel olur beklide baŞka hiçbir yerde olmayan sistem vardır,köy bayramda 3 mahalleye bölünür ve her gün bir mahallenin bayramı olur ve diğer iki mahalle o gün bayramı olan mahallenin evlerini ziyaret ederler,bu köy içinde çok güzel bir yaŞlı genç kaynaŞmasına vesile olur manav Türkleri kültürüne sahiptir düğünlerde Alaplı çiftelerlisi,misket,kasap havası oynanır ama bu kültür son zamanlarda yozlaŞmıŞtır,Doğu Karadeniz üç ayak oyun kültürü girmiŞtir öz kültürel değerler yozlaŞmıŞtır Altunçay köyü kültür ve gelenekleri bakımından Manav Türkleri kültürüne sahiptir.HIDIRELLEZ kutlamaları en belirgin kültür izidir.Bundan baŞka bayramlaŞma,selamlaŞma,yardımlaŞma,büyüklere saygı,Avcılık, baŞlıca örf ve adetlerdir. DÜĞÜNLERDE İSE: oynanan oyunlar:Alaplı çiftetellisi,misket ve Kasap havasıdır.Bu değerler köy gençleri tarafından yaŞatılmaktadır. Köye has topal oyunu vardır ,köyün kendine has folklor ekibi yoktur,Karadeniz folklörü hakimdir,Davul,Zurna,Saz,karŞılıklı zille oynanan oyunda çalınan zil dir.Ayrıca köçek oyunu,gemici çardak oyunu vardır Halay, Sallama KarŞılıklı Zille oynama Köçek,Davullu gemici çardak oyunudur,. Bar,Halay,Horon,Sallama,KarŞılıklı zille oynama,Hura,ve karŞılama,Köçek oyunları da oynanır Köyde 1 ilkokul,2 değirmen,2 camii,1 sağlık evi,.içme

suyu,elektrik,sabit telefonu kanalizasyonu vardır ilköğretim okulu,valeybol, futbol, basketbol sahası, .Ayrıca mobil sağlık sisteminden faydalanıyor,ptt acentesi , çocuk oyun parkı vardır 20 dönüm alanda ağaçlandırma yapıldı 1 adet orman kalkındırma kooperatifi vardır, köy yolu asfalttır,ormancılık,sebzecilik,meyvecilik,% 17 mısır ziraati yapılmaktadır,ayrıca dağlarında eskiden demir madeni bulunmuŞtur,yine kireç taŞı da vardır

KAYNAK:İBRAHİM TUZCU'NUN AKÇAKOCA KÖYLERİ ADLI KİTABI

SUBAŞI KÖYÜ WEB SİTESİ KURULUŞ:12.04.2011
SİTEYİ KURAN ve DÜZENLEYEN: MEHMET GÜVEN
EĞER TELİF HAKKININ İHLAL EDİLDİĞİNİ DÜŞÜNÜYORSANIZ LÜTFEN İLETİŞİMDEN BİZE YAZINIZ.



Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol